Yemek Kartı ile Ne Alınır? Yemek kartları, günümüzde çalışanların en sevdiği yan haklardan biri haline geldi. Çalışma hayatının koşturmacasında, akşam yemeğini düşünmeden bir öğünü geçirebilmek oldukça cazip bir seçenek. Ancak yemek kartı ile ne alınır? İşte burada devreye giriyor: bir mühendis olarak çözüm odaklı, analitik bir bakış açısı mı, yoksa içindeki insan tarafının daha insancıl bir yaklaşımı mı? Bu yazıda yemek kartları üzerinden farklı bakış açılarını ve tercihlerimi analiz edeceğim. İçimdeki Mühendis: İşlevsellik ve Verimlilik İçimdeki mühendis diyor ki: “Yemek kartı ile alınan her şeyin en verimli şekilde kullanılması gerek. Bu da demek oluyor ki, yemek kartını sadece restoranlarda kullanmak…
Yorum BırakYazar: admin
El Elin Aynasıdır Ne Demek? Bir Bakış Açısının Derinliklerine Yolculuk Hepimiz bazen bir arkadaşımıza, ailemize veya iş arkadaşımıza bakarken, kendi yansımamızı görürüz. Ya da birine yardım ederken, bazen o kişinin tavırları, bize ne kadar benzer olduğumuzu gösterir. İster farkında olun, ister olmayın, bu insanlar bizim aynalarımızdır. Peki, bu “el elin aynasıdır” deyimi gerçekten ne demek? Hayatımıza nasıl etki eder? Herkesin bildiği, ancak çoğu kez üzerinde durmadığı bu kavram, aslında insan ilişkilerinin ve toplumların temellerini anlamamız açısından oldukça önemli bir kapı aralar. “El Elin Aynasıdır” Deyiminin Kökenleri Bu deyim, Türkçede oldukça yaygın olmasına rağmen, derin tarihi kökleri olan bir anlam taşır.…
Yorum BırakDolapta Duran Bira Bozulur Mu? Siyaset Bilimi Perspektifinden Bir İnceleme Hayatın her alanında geçerli olan bir kural vardır: zaman, her şeyi dönüştürür. İster bir metnin anlamını, ister bir toplumun yapısını ele alalım, her şeyin bir “süresi” vardır. Ancak bu süre, her şeyin bozulacağı veya yenileneceği anlamına gelmez. Biraya gelince, her ne kadar dolapta beklese de, nihayetinde belirli bir süre sonra bozulacaktır. Peki, bu durum toplumsal yapılar, kurumlar ve güç ilişkileri bağlamında ne ifade eder? Bir siyaset bilimci olarak bu soruyu derinlemesine düşünmek, aslında daha büyük bir sorunun cevabını aramaya yönlendirecektir: Toplumsal düzen, tıpkı dolapta duran bir bira gibi bozulur mu?…
Yorum BırakDeğer Artış Kazancı Vergisi Ne Kadar? Bir Siyaset Bilimi Perspektifiyle Analiz Bir toplumu düşünün; orada var olan iktidar ilişkileri, ekonomik düzenin sınırlarını belirler. Peki, ekonominin büyümesinin, bireysel servet artışlarının ve bunun devlet tarafından nasıl denetlendiğinin toplumsal etkileri ne olabilir? Vergi politikaları, yalnızca ekonomik düzeni değil, aynı zamanda toplumsal adaletin, eşitlik anlayışının ve yurttaşlık bilincinin şekillendiği bir alanı ifade eder. Sonuçta, her vergi, bir iktidar ilişkisi, bir güç dağılımı meselesidir. Bugün bu makalede, değer artış kazancı vergisini – ve bu verginin toplumsal, siyasal ve ekonomik etkilerini – ele alacağız. Bu vergi türü, artan servet üzerinden alınan bir pay olarak, devletin güç…
Yorum BırakpH Ölçüm Yöntemleri: Bir Deneyin Arkasında Yatan Hikâye O İlk Deneyin Heyecanı Kayseri’nin o sıcacık yaz akşamlarından biriydi. Bir yandan dışarıda çocuklar bahçede koşarken, bir yanda da ben laboratuvarın içinde sıkıcı deneylerin peşindeydim. Üniversitedeki ilk yılımda, kimya derslerinin sınavlarına hazırlanırken sürekli kafamda bir soruyla dolanıyordum: “pH ölçüm yöntemleri nelerdir?” Bir türlü kafamda netleşemeyen bir soru… Ama her şeyin basit ve anlaşılır olması gerektiğini düşündüm. O zamanlar, her şeyde olduğu gibi kimyayı da hayatın bir parçası gibi görmek istiyordum. O gün, o kadar çok şey öğrendim ki… Ancak bir şey kesinleşti; pH ölçümünün bu kadar derinlemesine bir konu olduğunu daha o…
Yorum BırakBütün Kuğular Beyazdır Deyimi ve Tarihsel Perspektif Geçmiş, yalnızca eski bir zaman dilimi değil, aynı zamanda bugünü anlamamıza rehberlik eden bir pusuladır. Tarih, zaman içinde birikmiş bilgi ve tecrübelerin birikimidir ve her dönemeç, toplumsal düşünceyi, insan davranışlarını ve anlayışlarını şekillendiren yeni bir kırılma noktası yaratır. “Bütün kuğular beyazdır” ifadesi de bu tür bir düşünsel kırılma noktasına işaret eder. Bir zamanlar doğru kabul edilen bu deyim, bilimsel düşüncenin evrimine ve insanın dünyayı nasıl anlamaya çalıştığına dair derin izler taşır. Bu yazıda, bu deyimin tarihsel arka planını inceleyerek, geçmişin ve düşünce dünyasının bugüne nasıl etki ettiğini keşfedeceğiz. Bütün Kuğular Beyazdır: İlk Duyulduğu…
Yorum BırakEvde Balık Beslemek Bereketi Kaçırır Mı? Evde balık beslemek, çoğu kişi için huzur veren, estetik açıdan hoş bir alışkanlık olabilir. Ama ya berekete etkisi? Balıkların evde bakılmasıyla ilgili toplumda dolaşan bir inanış var: “Balık beslemek bereketi kaçırır” denir. Bu inanç nereden geliyor? Gerçekten de balıkların evde beslenmesi, evin bereketini etkiler mi? Gündelik hayatımda balıklara dair düşüncelerimle bu soruya bir bakış açısı getirmeye çalışacağım. Balıklar ve Bereket: Tarihsel Bir Bakış İlk olarak bu inancın kökenlerine bakmak lazım. Birçok kültürde balık, bereketin simgesi olarak kabul edilmiştir. Osmanlı’da, özellikle denizle iç içe yaşayan halk arasında balık, denizin bolluğunun bir işareti olarak görülmüştür. Ama…
Yorum Bırak100 Sats Coin Nedir? Ekonomik Perspektiften Derinlemesine Bir Analiz Ekonomi, kıt kaynaklar ve bu kaynakların alternatif kullanımları üzerine düşünmeyi gerektirir. Her gün karşılaştığımız seçimler, yalnızca günlük yaşamın içsel rutinlerinden ibaret değildir; aslında her seçim, bir fırsat maliyeti taşır. Hangi gıdayı alacağınız, hangi ürünün ne kadar değer taşıdığı ve nihayetinde hangi yatırımın karlı olacağı gibi sorular, mikroekonominin ve makroekonominin merkezinde yer alır. Bugün, bu bakış açısıyla ele alacağımız konu, dijital dünyada hızla yayılan ve ekonomiye yeni bir bakış açısı kazandıran 100 Sats Coin’dir. Peki, 100 Sats Coin nedir? Bu, basit bir kripto para birimi terimi gibi görünebilir, ancak aslında gelecekteki ekonomik…
Yorum BırakSoğan Neresi Meşhur? Edebiyatın Derinliklerinde Edebiyat, kelimelerin gücüyle şekillenir; her bir kelime, geçmişten günümüze bir anlam evreni yaratır. Her edebi eser, birer yolculuk gibidir; okuyucuyu düşündüren, hissettiren, dönüştüren bir deneyim sunar. Tıpkı bir soğanın katman katman açılması gibi, metinler de çok katmanlıdır. Her katmanda, bir anlam daha ortaya çıkar, bir soru daha sorulur, bir duygusal bağ daha kurulur. Edebiyatın derinliklerine inmek, sıradan bir olaydan veya objeden bir anlam dünyası yaratmak, insan ruhunun en derinlerine dokunabilmek için en güçlü araçlardan biridir. İşte bu yazı, bir soğanın sıradan görünen varlığından, edebiyatın sunduğu anlam evrenine geçiş yapmayı amaçlıyor. “Soğan neresi meşhur?” sorusu, basit…
Yorum BırakSize İftira Atan Kişiye Nasıl Davranmalıyız? Geçmişten Günümüze Duygusal ve Toplumsal Perspektif Bir Tarihçinin Perspektifinden: İftiranın Toplumsal Yansıması Bir tarihçi olarak, insanlık tarihini incelediğimizde, her dönemde bireylerin birbirine karşı duyduğu güven ve sadakat kadar, aynı güveni sarsacak iftira ve yanlış suçlamaların da toplumları şekillendirdiğini görmek zor değil. İftira, sadece bir kelime ya da suçlama değil, aynı zamanda bir toplumsal kırılma noktasıdır. Geçmişte olduğu gibi günümüzde de iftira atmak, kişinin onuruna ve kişisel bütünlüğüne ciddi zararlar verebilir. Peki, iftiraya uğradığımızda, geçmişin izlerinden bugüne, bu tür durumlarla nasıl başa çıkmalıyız? Toplumsal bağlamdaki değişimleri ve bireysel hakları anlamak, bu soruya bir yanıt arayışını…
Yorum Bırak